Doğu Anadolu’nun esrarengiz vadilerinde saklı, soğuk değil, aksine sımsıcak bir masal sizi bekliyor. Ağrı, yalnızca karlı zirveleriyle değil, her adımda size fısıldayan tarih ve doğasıyla kalbinize dokunacak. Ağrı Dağı'nın rüzgarı yüzünüzü okşarken, kadim efsanelerin peşine düşmeye ne dersiniz?
Efsanelere gökyüzünden el sallayan Ağrı Dağı, yalnızca Türkiye’nin en yüksek zirvesi olmakla kalmıyor; Nuh’un Gemisi efsanesine de ev sahipliği yapıyor. Dağcılık için buraya gelenler, 5137 metreyi aşmanın gururunu yaşarken doğayla iç içe bir maceraya atılıyor. Zirveye ulaşamasanız da, bu dağın altında bile nefes kesici manzaralar sizi bekliyor. Yükseklik korkunuz varsa bile bakmaya değer!
Osmanlı mimarisinin şiirsel bir örneği olan İshak Paşa Sarayı, taşlarla yazılmış bir aşk hikayesi gibi. Doğubayazıt'ın serin rüzgarları arasında yer alan bu saray, ince taş işçiliğiyle sizi büyüleyecek. 1784’te tamamlanmış olmasına rağmen, hala zamana meydan okuyan bu yapının her köşesi bir sanat eseri. Tarih meraklısı olmanıza gerek yok; burayı gezince siz de tarihe aşık olacaksınız!
Zamanda geriye gitmek ister misiniz? Doğubayazıt Kalesi tam da bunun için var! M.Ö. 8. yüzyıldan kalma bu tarihi kale, Urartular’dan Osmanlı’ya kadar pek çok döneme tanıklık etmiş. Kalenin tepesinden baktığınızda, aşağıdaki uçsuz bucaksız manzaraya dalıp gitmek işten bile değil. Kalenin görkemi kadar Doğubayazıt'ın manzarası da nefes kesici.
Uzaydan gelen dev bir iz! Evet, yanlış duymadınız. Gürbulak Köyü yakınlarındaki Meteor Çukuru, bir zamanlar gökyüzünden düşen bir meteorun dünyaya bıraktığı izlerden biri. Dünyadaki en büyük ikinci meteor çukuru olan bu doğa harikası, 60 metre çapında ve 35 metre derinliğinde. Uzayın büyüsünü yakından hissetmek istiyorsanız burayı mutlaka görmelisiniz.