Ah, Beyoğlu! İstanbul’un gizemli kâşifi, sırlarla dolu mahrem dostu. Her adımda sizi geçmişin kollarına alan, her sokakta farklı bir hikâye anlatan büyülü semt. Binalar burada sadece taş değil; adeta birer hatıranın tanığı. Yüzyıllara meydan okuyan bu duvarların ardında kimlerin sesi var, kimlerin gölgesi dolanıyor, kim bilir? İşte, Beyoğlu’nun kalbine işlenmiş 10 tarihi yapı ve onların zamana meydan okuyan efsaneleri…
Adres: Bereketzade Mahallesi, Galata Kulesi Sokak, No:10, Beyoğlu
Bir dev gibi, yüzyıllardır İstanbul’u gözetler Galata Kulesi. 528 yılından beri nice geleni, nice gideni sessizce selamlamış. Efsaneler diyor ki, Hezarfen Ahmet Çelebi bir gün bu kuleden süzüldü Boğaz’ın üstünde, İstanbul’u kanatlarıyla selamladı. Galata’nın şahit olduğu manzara mı? O kadar eşsiz ki, bir kez tırmandınız mı zirveye, bir daha İstanbul’a aynı gözle bakamazsınız.
Adres: Meşrutiyet Caddesi No:52, Beyoğlu
Pera Palace… 1892’den beri, Avrupa’nın yolcularını, hikayeleriyle birlikte ağırlayan ihtişamlı otel. Mustafa Kemal Atatürk’ün adımları, Agatha Christie’nin satırları buraya karışmış. O 411 numaralı oda, Christie’nin ünlü romanı “Orient Express’te Cinayet”e ilham olmuş, sırlar saklayan bir oda gibi. Bugün Pera Palace’a giden herkes, geçmişin izlerini takip eder. Eski valizlerin, döküm yatakların arasından yükselen anılara dokunur usulca.
Adres: İstiklal Caddesi No:171, Beyoğlu
Şehrin göbeğinde bir Gotik yapı... Saint Antoine Kilisesi, kendine hayran bırakan İtalyan mimarisiyle 1906’da göğe yükselmiş. Gökten inen bir kutsallık gibi İstanbul’un kalbine konuvermiş sanki. Noel vakti süslenen haliyle bambaşka bir masal dünyasına açılan kapı olur. Hem huzur hem de estetik arayanlar için İstanbul’un en büyüleyici durağıdır.
Adres: İstiklal Caddesi No:172, Beyoğlu
Eskiden Naum Tiyatrosu’nun yanık izleri taşıyan toprakta doğan Çiçek Pasajı, 1876’dan beri sokak çiçekleri kadar renkli. Bir zamanlar Rus göçmenler burada çiçek satarmış, o günlerden miras adı. Şimdi ise tarihin kokusuna, şarapların, anıların tadı karışıyor. Meyhanelerinde bir kadeh içip de sokaktan geçenlerin öyküsüne kulak vermeden geçmek, mümkün mü?
Adres: İstiklal Caddesi No:163, Beyoğlu
1910’da Mısırlı Abbas Halim Paşa’nın zarafeti, İstanbul’un ortasına böyle bir apartman dikmekmiş. Neo-Klasik stilin bu muazzam örneği, sanat dünyasının gözdelerinden. Bir sergide eski bir dostu görmüş gibi hissettirir insana kendini. Mısır Apartmanı, her yeni sergide farklı bir ruhu, farklı bir hikayeyi yaşatır ziyaretçilerine.