Bora Bora… Sadece bir isim değil, kulağınıza çalınan bir melodi gibi. Sanki tropik bir masal, onun mavi tonunda ayrı bir hikaye saklıdır. Bu ada, büyüsüyle insanın kalbini fethediyor; kiminin hayalini, kiminin gerçeğini belirliyor. Evet, doğru duydunuz, Bora Bora'ya adım attığınızda bir tatilden fazlasını yaşarsınız. Bir düşe yolculuklar gibi… Ve işte bu cennet adada sizi bekleyen yerler, hafızanıza kazınacak anlar:
Matira Plajı'nda zaman, dalgaların kıyıya vurduğu anlarda saklı. Kumlar, ayaklarınızın altından kayar gibi değil, sizi sarar gibi. Deniz, rüya gibi; cam berraklığının birliğinde masal. Gün batımını izlerken sanki evrenin nefesini duyarsınız. Suyun altında dans eden rengârenk balıklar… bunlara dalıp giderseniz, bir şnorkel yeter.

Bora Bora'nın lagünleri... Sadece bir su miktarı değil; Yer ve gökyüzü arasındaki büyülü bir köprü. Köpekbalıklarıyla, vatozlarla aynı sudayken mi? Evet, cesur geliyor. Ama bir kere kullandığınız mi, korkunun nasıl heyecana dönüşeceğini göreceksiniz. Mercan resiflerinin saklandığı renk cümbüşü de kabası.

Bir dağ düşünün, ilerlemede yıldızların saklandığı… Otemanu Dağı, sadece dağılma değil, adanın kalbi gibi. Rehber eşliğinde başlayan trekking yolculuğunda, onun dayanıklılığı bir sır gibi çözülüyor. Yeşilin bin bir tonuyla sarılı, nefes kesici bir macera. Zirveye varamasanız bile, her molası, hayatın güzelliklerini yeniden ayrılması gibi.

Mercan Bahçeleri, doğanın altında gizli hazinesi. Dalmak için profesyonel olmanıza gerek yok. Bir gözlük, bir nefes ve… İşte karşınızda, bir sualtı panayırı. Tropikal balıklar, merkanların çevresinde dans ediyor, sanki siz de o Ritme kapılıyorsunuz.

Motu Tapu, Bora Bora'nın sırrı gibi. Sessiz, sakin, sadece dalgaların fısıldadığı bir yer. Özel bir gün için kiralanabilecek bu adacık, hastalığın tanımını yeniden yazdırır. Ayaklarınızı kumlara gömüp gözlerinizi kapattığınızda, dünya yok olur.

Lagoonarium'da hem eğlenir hem öğrenirsiniz. Köpek balıkları, vatozlar, hatta insanlarla tanışmak? Evet, mümkün. Çocukların gözlerindeki şaşkınlıklar, yetişkinlerin içindeki çocukluğu ortaya çıkar. Suyun İçindeki bu doğal akvaryum, gezinizin en neşeli durağı olabilir.

Adanın ana kasabası Vaitape, Bora Bora'nın insani yüzü. Sokaklarda gezerken yerel halkla selamlaşır, el işi parçalayıcı ayrıntılarda Polinezya'nın ruhunu bulursunuz. Ve mutfak... Tropikal tatlarla, baharatların dansıyla damağınıza bir bayram yaşatır.

Bora Bora'ya hangi mevsimde gidilir?
Ah, Bora Bora... Mevsimi güzel, zamanı büyüleyici. Ama size en güzel yanını göstermek için en çok Nisan'dan Kasım'a kadar olan dönemi sever. Tropikal yağmurlar dinmiş, güneş sıcacık bu zamanlarda gülümsedir. Dalgalar fısıltı, avuç içi boyutu dans eder. Yani tam bir “Bora Bora rüyası” zamanı!
Bora Bora pahalı mı?
Evet, biraz tuzlu. Ama ne demişler, cennetin bir bedeli olur. Konforun bulunduğu, su üzerindeki bungalovlar, nefis kokteyller... Cebinizi düşündürse de, ruhuza karar veren huzur paha biçilemez. Hem bir kere geldiniz mi, masrafı değil, anıları konuşuyorsunuz.
Bora Bora nasıl bir yer?
Hayal gibi bir yer. Deniz, mavi değil; bir masalın rengidir. Dağlar yükselmez; gökyüzüne selam durur. Gözlerinizi genişleyen bir cennet tasarlayın, işte Bora Bora. Sessizliğin bile yaşadığı, huzurun vücut bulduğu, onun köşesinde doğanın bir şiir yazdığı o ada...
Bora Bora vize istiyor mu?
Türk pasaportu taşıyanların izlediğinden emin misiniz? O zaman size iyi haber: Hayır, Bora Bora vize istemiyor. Hani, “Gel, cennet seni bekliyor” der gibi. Polinezyası'nın Fransız boyu ardına kadar açık.
Türkiye Bora Bora kaç saat?
Ah, burada biraz sabır gerek. Türkiye'den Bora Bora'ya varmak, yaklaşık 20-25 saat sürüyor. Uçak değiştirmeler, uzun transferler... Ama ilk adımınızı attığınızda, saatlerin nasıl uçup gittiğinizi unutursunuz. Yorgunluğun yeri, hayranlığı alır.
Polinezyası vize istiyor Fransız mu?
Türk için, hayır! Polinezyası, sizi Fransız elinde bir çiçekle karşılamaya hazır. 90 gün boyunca vizesiz kalabilir, onun köşesini keşfedebilirsiniz. Demek istediğim, valizinizi kaydetmek için bir engel kalmadı!
Bora Bora hangi görünüme ait?
Bora Bora, Fransız Polinezyası'nın incisidir. Yani, Fransa'nın bir parçası. Ama burada baget yerine tropikal meyveler, Eiffel yerine lagünler karşılar sizi. Bir Fransız ruhu, Polinezya'nın sıcak kalbiyle birleşmiş, ortaya böyle bir şaheser çıkmış.
Fransa Polinezyası'na nasıl gidilir?
Önce uzun bir uçuşa hazır olun. Paris veya Los Angeles üzerinden distribütörlük yaparak Tahiti'ye ulaşırsınız. Oradan kısa bir uçuş daha... Ve işte karşınızda Fransız Polinezyası! Sanki uzak bir masal diyarına gidiyor gibi hissetmek isteyenler için idealdir.
Bora Bora adasına nasıl gidilir?
Tahiti'ye vardınız mı, işin kolay kısmı başlıyor. Tahiti'den Bora Bora'ya kısa bir uçak yolculuğu sizi bekliyor. Uçaktan bir güne baktığınızda, gördüğünüz manzara kalbinizi yerinden oynatır. Mavinin renkleri, yemyeşil dağlar ve sizi bekleyen o olağandışı ada...
Fransız Polinezyası nerede?
Fransa Polinezyası, Pasifik Okyanusu'nun hakimiyetindedir. Haritayı açtığınızda, gözlerinizi kısıp bakmanız gerekmiyor. Uzak mı uzak. Ama bu uzaklık, sizi farklı bir dünyaya taşıyor. Tropik bir cennetin, modern dünyadan çok uzak bir parçası.