Bursa'nın keşfedilmeyi bekleyen mücevheri Gölyazı, Ulubat Gölü'nün kıyısında, tarihle doğanın büyülü bir dans ettiği eşsiz bir yer. Burası sıradan bir tatil beldesi değil; ruhunuza dokunan, her köşesi farklı bir hikaye anlatan bir cennet. Kaçış arayan ruhlar için ideal, keşif arayanlar içinse bir hazine. Şimdi, bu büyülü yere birlikte adım atalım.
700 yıllık bir dev, ama sıradan bir dev değil. Ağlayan Çınar, gövdesinden süzülen sularla sanki geçmişin izlerini ağlıyor. Adeta bir doğa anıtı olan bu ağaç, yılların ve efsanelerin yükünü taşıyor. Altında oturup huzuru iliklerinize kadar hissederken, çevredeki kafe ve restoranlarda bu atmosferin tadını çıkarabilirsiniz. Ağacın gölgesinde zaman adeta duruyor.
Gölyazı sokaklarında dolaşmak, zamanda bir yolculuğa çıkmak gibi. Taş evler, daracık sokaklar, her adımda eski zamanlardan bir hikaye fısıldıyor kulağınıza. Modern dünyanın hızlı ritmine meydan okuyan bu köy, sizi bir anlığına da olsa geçmişin dinginliğine çekiyor. El yapımı ürünler satan dükkanlardan bir hatıra almayı unutmayın!
Bizans döneminden günümüze ulaşan bu kilise, sessizliğin ve tarihin birlikte var olduğu bir yer. Gözlerinizi kapatın ve o eski dönemlerin ruhunu hissetmeye çalışın. Taşlarının her biri, sayısız hikayeye ev sahipliği yapmış. Kiliseye adım attığınız anda, geçmişin gölgesinde bir yolculuğa çıkıyorsunuz.