“Burası gerçekten saklı bir cennet mi?”
Bazen kendimize bile fark ettirmeden bir molaya ihtiyaç duyarız.
Hem bedenen hem zihnen. Ben de tam böyle bir zamanda, hamileliğimin ilk döneminde, şehirden fazla uzaklaşmadan ama gerçekten uzaklaşmış gibi hissedeceğim bir rota arıyordum.
Karşıma Tatilox'ta çıkan bir bungalov oldu: Kod 5310 - Rize / Çamlıhemşin orman manzaralı jakuzili bungalov. Ve ben, eşimle birlikte Karadeniz’in kalbine doğru yola çıktım...
Trabzon’dan yola çıktık.
Yol boyunca doğa adeta bir tablo gibi önümüze serildi: sisle örtülü dağlar, uçsuz bucaksız yeşillikler ve gökyüzüne uzanan ağaçlar.
Rize’ye yaklaştıkça içim daha da rahatladı. Burası zaten tanıdık bir coğrafya, ama bu kez farklı hissettirdi: Sadece doğayla kalacağım bir deneyim bekliyordu beni.
(Kod: 5310) ise bu molanın tam karşılığıydı. Aracı park ettiğimiz anda önce kuş sesleri karşıladı bizi. Ardından ahşap kokusu...
Tesis sahibi güleryüzlü, mesafeli ama yardımseverdi — çok kıymetli bir denge.
Odada ilk dikkatimi çeken şey orman manzarasına bakan jakuzi oldu.
Temizlik mükemmeldi, nevresimler mis gibi kokuyordu.
Mutfak bölümünde küçük ama ihtiyaca uygun ekipmanlar vardı. İlk gün yemeğimizi kendimiz hazırladık. İkinci günse yolda aldığımız yöresel ürünleri değerlendirdik.
İkinci gün, hafif tempolu bir keşif yapmak istedik.
Bungalovdan çıkıp Ayder Yaylası'na doğru yola koyulduk. Yaklaşık 20 dakika süren yolculuk boyunca eşim dronla çekim yaptı, ben durup çay içebileceğimiz yerler araştırdım.
Ayder Yaylası: Özellikle ilkbaharda doğa burada ayrı konuşur.
Zil Kalesi: Tarihiyle etkileyici, ama yokuşlu yolu hamilelikte zorlayabilir.
Fırtına Deresi: Fotoğraf çekmek isteyenler için eşsiz bir fon sunuyor.
Muhlama yemeden dönmeyin! Bir köy fırınına uğrayıp sıcacık ekmek almayı deneyin. Biz Gito yolunda denk geldik.