Hatay’da Gezilecek Yerler: Tarihin ve Doğanın Kucaklaştığı Diyar
Hatay, Akdeniz'in büyüleyici kıyısında, zengin tarihi ve kültürel birikimiyle insanı içine çeken bir şehir. Her köşesinde geçmişin izlerini bulabilir, bir yandan da doğanın cömertliğini hissedebilirsiniz. Hatay, tarih boyunca medeniyetlerin beşiği olmasının yanı sıra lezzet avcılarının da ilgisini çekiyor. İşte Hatay’da keşfetmeniz gereken bir rehber:
Bu müze, dünyanın en büyük mozaik koleksiyonlarından birine sahip. Paleolitik Çağ'dan Osmanlı dönemine kadar uzanan eserler, Hatay’ın kültürel zenginliğini sergiliyor. Roma mozaiklerinin detaylarında kaybolup, binlerce yıl öncesine kısa bir yolculuk yapmaya ne dersiniz?
Mağara içinde yer alan bu kilise, Hristiyanlığın ilk kutsal yapılarından biri olarak bilinir. Aziz Petrus'un burada vaaz verdiği rivayet edilir ve 1963 yılında Hristiyanlar için hac yeri ilan edilmiştir. Yalnızca mimarisiyle değil, ruhani atmosferiyle de sizi etkisi altına alacak bu kilise, Hatay’da mutlaka görülmesi gereken noktalardan biri.
Roma döneminden kalma bu devasa tünel, doğanın gücüne meydan okuyan bir mühendislik harikası. 1.380 metre uzunluğundaki Titus Tüneli, sel sularını kontrol altına almak için yapılmış. Yakınındaki Beşikli Mağara ise Roma dönemine ait kaya mezarlarıyla mistik bir hava sunuyor. Buralarda adımlarınızı atarken, geçmişin fısıltılarını duyar gibi olacaksınız.
Antakya’nın hemen yanı başında, doğanın şarkısını dinleyebileceğiniz bir yer: Harbiye Şelaleleri. Mitolojide, su perisi Daphne’nin gözyaşlarından oluştuğu söylenen bu şelaleler, yemyeşil doğası ve serin atmosferiyle huzurun tanımını yeniden yapıyor. Şelalenin sesi, suyun akışıyla birlikte size dinginliği fısıldar.
Anadolu’nun ilk camisinde, tarihle iç içe bir ruhani yolculuğa çıkın. Hz. İsa’nın havarilerine ilk inanan ve onların mesajını yaymak için canını veren Habib-i Neccar’ın ismini taşıyan bu camii, binlerce yıllık geçmişiyle dini mirasın önemli duraklarından biri. Mimarisinin sadeliği ve ruhani atmosferi, sizi derinden etkileyecek.